Tiroid Hastalıkları

 

Guatr

Tiroid glandının normal boyutunun üstüne çıkması, büyümesidir. Guatr fonksiyonel olarak normal olabilir (ötroidi), normalden fazla hormon üretebilir (hipertiroidi, tirotoksikoz), normalden az çalışabilir (hipotiroidi). Tiroid bezi nodül oluşumuyla büyümüşse “Nodüler Guatr” adını alır. Tiroid bezinin her yeri aynı büyümüşse “Diffüz Guatr” denir. Tiroid bezinde tek bir nodül varsa buna “Soliter nodül”, eğer birden fazla nodül varsa “Multinodüler guatr” denir. Guatrların çoğunluğu kanserli değildir. Ancak guatrın küçük bir kısmı kanser hücrelerini barındırabilir ve bu nedenle tüm tiroid şişlikleri (guatr) için tetkik yapılmasını önerilir. Tiroid bezi, boynumuzda soluk borumuzun önünde yer alır. Normal şartlarda gözle fark edilmez. Ancak büyüdüğünde, yani guatr oluştuğunda boynumuzda görünür hale gelir. Ayrıca bu büyüme tiroidin fonksiyonunda değişiklikle olmuşsa, yani tiroid çok veya az hormon üretiyorsa buna bağlı belirtiler ortaya çıkar.

Tiroid Nodülleri

Tiroitte palpabl nodül oranı kadınlarda %5, erkeklerde %1 civarındadır. Palpabl olsun veya olmasın tiroit nodüllerinin sıklığı yaşla artar. Tiroid nodüllerinde kanser insidansı genel popülasyonda yaklaşık %5-15 arasında değişir. Bu oran, nodülün özelliklerine, hastanın yaşına, cinsiyetine ve ek risk faktörlerine bağlı olarak değişebilir. Rastlantısal sapatanan nodüllerde malignite oranı genellikle daha düşüktür, Klinik olarak şüpheli nodüllerde (örneğin hızlı büyüyen, sert kıvamlı, boyunda lenfadenopati ile ilişkili nodüllerde) kanser riski daha yüksektir. 

Tiroid nodülleri boyunda şişlik, boyunda simetri, bası hissi, yutkunmada takılma hissi, yutkunmada zorluk, boyunda ağrı, seste kısıklık şikayetlerine yol açabilir. 

Tiroid Kitlesinin Araştırılması ve Tedavisi

İlk görüşme sırasında sorununuzun ayrıntılı bir geçmişini alıp sizi değerlendireceğiz. Bunu uzman bir radyolog tarafından gerçekleştirilen ultrason taraması takip eder. Ultrason taraması sırasında hücre örneği toplamak için nodülün içine bir iğne yerleştirilebilir, buna ince iğne aspirasyon sitoloji testi (İİAB) denir. Bu hücreler daha sonra nodülün doğasını belirleyecek patolog tarafından mikroskop altında incelenir.

Bazı durumlarda gerekli olabilecek Tomografi, MRI veya Sintigrafi gibi başka testler de vardır. Çoğu zaman tiroid kitlesi (guatr) için herhangi bir tedaviye gerek olmayabilir ve size bir 'izle ve bekle politikası' benimsemeniz önerilecektir. Alternatif olarak ameliyat önerilebilir. Bu genellikle kanser şüphesi, bası belirtileri, hipertiroidizm (kontrolsüz aşırı hormon salınımı) ve kozmetik kaygılar olduğunda yapılır. Ameliyata tiroidektomi denir ve aşağıda kısaca tartışılmaktadır.

Hangi durumlarda Tiroid ameliyatı yapılmalıdır?

Tiroid Cerrahisi

TİROİDEKTOMİ

Tiroid cerrahisini tanımlamak için kullanılan birçok farklı terim vardır. Total tiroidektomi tiroid bezinin tamamının çıkarılması anlamına gelirken, hemi-tiroidektomi veya lobektomi bezin yalnızca bir kısmının çıkarılması anlamına gelir. Sorununuza bağlı olarak ihtiyaç duyacağınız tam prosedür hakkında size bilgi verilecektir.Operasyon genel anestezi altında gerçekleştirilir, yani işlem boyunca uykuda olursunuz. Boynun orta hattı boyunca bezin üzerinden bir deri kesisi (kesi) yapılır. Bu kesik genellikle bir kıvrım çizgisi boyunca yerleştirilir, bu nedenle iyileştiğinde zar zor görünür. Tüm önemli sinirlerin, kan damarlarının ve paratiroid bezlerinin korunduğundan emin olduktan sonra bezin gerekli kısmı veya tamamı çıkarılır. Ameliyat sonunda ameliyat edilen bölgede kan birikmesini önlemek amacıyla deri içerisine bir dren (plastik tüp) yerleştirilir. Çoğu hasta ameliyattan sonra genellikle 24 saat hastanede kalır. Dren hastaneden çıkmadan önce çıkarılır ve dikişler genellikle 6 gün sonra alınır.

TİROİDEKTOMİNİN RİSKLERİ

Aşağıdaki bölümde tiroid ameliyatının bazı yaygın ve ciddi risklerini kısaca tartıştık. Lütfen bu komplikasyonlardan herhangi birinin oluşma ihtimalinin düşük olduğunu ve herhangi bir riskten kaçınmak için büyük özen gösterildiğini unutmayın.Sesteki değişikliklerSes kutusunun (larenks) normal fonksiyonunu sürdüren rekürren laringeal sinir (RLN) ve superior laringeal sinir (SLN) adı verilen sinirler, tiroid bezinin çok yakınındadır. Bu sinirler hasar görmüşse sesinizin kısık ve zayıf olduğunu, şarkı söyleme sesinizin etkilendiğini fark edebilirsiniz. Bu, sinirlerdeki geçici ödem sonucu olarak ortaya çıkar ve genellikle iyileşir. Çok nadiren hasar ciddi olabilir, bu da sesin kalıcı olarak etkileneceği anlamına gelir.

Kanama Kanama genellikle minimaldir, kendi kendini sınırlar ve herhangi bir işlem gerektirmez. Nadiren aşırı kanama meydana gelebilir ve bu durum boyun şişmesine ve bazen de nefes almada zorluğa neden olabilir. Böyle bir durumda sorunun giderilmesi için ameliyathaneye dönmek gerekir.

Paratiroid – Kalsiyum sorunları Kandaki kalsiyum seviyesini kontrol eden paratiroid bezleri tiroid bezinin yakınında bulunur. Bu bezler etkilenirse kalsiyum seviyeleri düşebilir. Sonuç olarak ellerinizde, parmaklarınızda, ayak parmaklarınızda, dudaklarınızda veya burnunuzun çevresinde karıncalanma hissi yaşayabilirsiniz. Bu belirtilerden herhangi birini yaşarsanız lütfen derhal bizi bilgilendirin.Ameliyat sonrasında kanınızdaki kalsiyum düzeylerini takip ediyor ve gerekli tedaviyi gerçekleştiriyoruz. Genel olarak konuşursak, paratiroid bezleri ameliyatın ardından hızla iyileşir ve herhangi bir olumsuz etki yaşamazsınız. Hızlı bir iyileşme beklenmiyorsa, kalsiyum seviyenizi korumak için ilaç tedavisiyle evinize gönderileceksiniz.

Boyun ve omuz sertliği Boynunuzun ve omuzlarınızın etrafında bir miktar rahatsızlık ve sertlik hissedebilirsiniz. Bunu etkili bir şekilde kontrol edebilmeniz için size yeterli ağrı kesici verilecektir ve genellikle iyileşme hızlıdır. Dikiş alındıktan sonra bölgeye düzenli olarak masaj yapılması da faydalıdır.

Tiroid bezinin çıkarılmasının etkileri Tiroid bezinin tamamı alınırsa, hayatınızın geri kalanı boyunca her gün tiroksin (T4) adı verilen bir tablet şeklinde yedek tiroid hormonları almanız gerekecektir. İhtiyacınız olan tiroksin miktarı kan testlerine göre izlenecek ve reçete edilen doğru dozu aldığınız sürece herhangi bir olumsuz etki yaşamayacaksınız. Öte yandan, tiroid bezinin yalnızca bir kısmı çıkarılırsa genellikle tiroksin almanıza gerek kalmaz. Bunun nedeni, tiroid bezinin boynunuzda kalan kısmının vücudun ihtiyaçlarını karşılamaya yetecek kadar hormon üretecek olmasıdır. Operasyondan sonra bunu doğrulamak için kan testleri yapılacaktır.

 

Tiroid Kanseri Risk Faktörleri Nelerdir?

Tiroid kanseri risk faktörleri şu şekilde sıralanabilir.

Tiroid Kanserinin Belirtileri Nelerdir?

Tiroid kanserinin belirtileri genellikle erken evrelerde belirgin olmayabilir, ancak ilerledilçe aşağıdaki şikayetler ortaya çıkabilir.

  1. Boyunda kitle: Tiroid bölgesinde fark edilen, genellikle ağrısız bir şişlik en sık görülen belirtidir. 

  2. Boyun lenf bezlerinde şişlik: Tiroid kanserinin lenf nodlarına yayılması durumunda boyunda ek kitleler görülebilir.

  3. Ses kısıklığı: Özellikle ses tellerine giden sinirin (n.laryngeus recurens) tutulduğu durumlarda ortaya çıkar.

  4. Yutma güçlüğü (disfaji): Tümör büyüdükçe yemek borusuna baskı yapabilir. 

  5. Nefes darlığı: Büyük kitleler soluk borusuna baskı yaparak nefes alma zorluğuna yol açabilir.

  6. Boyun önünde hızlı büyüyen kitle: Özellikle anaplastik tiroid kanseri ya da lenfoma da hızlı büyüme görülebilir. Kist içi kanamada ani nodül büyümelerine yol açabilir.

Birçok tiroid nodülü iyi huyludur; bu nedenle kesin tanı için ultrason, tiroid fonksiyon testleri ve ince iğne aspirasyon biyopsisi gibi ek değerlendirmeler yapılır. 

Tiroid Kanserinde Cerrahi Tedavi

DTK için temel tedavi cerrahidir.  Yüksek hacimli bir cerrah tarafından uygun operasyon seçimi ile tiroidektomi son derece güvenli ve etkilidir. Cerrahinin genişliği hastanın özelliklerine ve hastalığın yaygınlığına göre belirlenir.

Mikrokarsinomların büyük çoğunluğunun sessiz bir seyir gösterdiği ve klinik bulgu ortaya çıkarmadan stabil kaldıkları bilinmektedir. Bu nedenle mikrokarsinomların tedavisinde daha konservatif yaklaşımlar söz konusu olmaktadır.

Unifokal ve intratiroidal yerleşimli mikrokarsinomlar (<1 cm) için major ekstratiroidal uzanımı, lenf nodu metastazı, aile öyküsü ve baş boyun bölgesine RT öyküsü yok ise cerrahi tedavi olarak tek taraflı lobektomi önerilir (2015 ATA kılavuzu)Daha geniş cerrahi veya RAI kullanımı PTMK’de nüksünü değiştirmediği gösterilmiştir.

4 cm düşük riskli papiller ve folliküler karsinomda lobektomi uygun bir tedavidir, gözlemsel çalışmalarda her iki cerrahi yönteminde benzer sağkalımlara sahip olduğu gösterilmiştir. Risk faktörleri göz önüne alındığında postoperatif radioaktif iyot tedavisi gerektirebilecek yüksek nüks ve mortalite riskine sahip hastalara Total Tiroidektomi uygulanmalıdır.

Hastanın sahip olduğu aile öyküsü, radyasyona maruziyeti, tümörün büyüklüğü, yaygınlığı, tümör içi özellikleri, lenf noduna yayılımı göz önüne alınarak her hasta için bireysel olarak cerrahi genişliği karar verilir.

Tiroid kanserlerinde Lenf Nodu Metastazı ve Tedavisi

Tiroid kanserleri özellikle papiller karsinom lenf bezlerine metastaz yaparlar. Tiroid bezinin hemen çevresinde (santral) veya boyun yan tarafında yer alan lenf bezlerine yayılım gösterebilir. Folliküler tiroid kanserleri genellikle kan yoluyla metastaz yaparlar (Akciğer, kemik)

Klinik ve radyolojik olarak preoperatif ve/veya peroperatif belirlenen lenf nodu metastazı varlığında töropatik lenf nodu diseksiyonu yapılmalıdır. Boyundaki lenf nodları için standartlaştırılmış bir terminoloji kullanılır. Santral lenf nodu tutulumunda santral VI-VII kompartman diseksiyonu, lateral boyunda biyopsi ile kanıtlanmış metastatik LN varlığında lateral boyun kompartmanları (Level II-V) diseke edilmelidir.

Santral kompartman lateralde karotis arterler, süperiorda hyoid kemik, inferiorda innominate sınırları arasındaki peritiroidal lenfoadipoz dokudan oluşan kompartmanı içerir (Level VI ve Level VII). Lateral kompartmanda ise servikal lenf bezleri (Level II-IV) ve posterior kompartmanı içerir (Level Vb). 

Papiller Tiroid Kanserinin %80’e kadarında mikroskopik lenf nodu metastazları görülebildiğinden dolayı, bazı araştırmacılar tiroidektomi sırasında profilaktik santral diseksiyon yapılmasını önermektedirler. Ancak, mikroskobik nodal hastalık nadiren klinik öneme sahip olduğundan, profilaktik santral boyun diseksiyonunun rolü tartışmalı olmaya devam etmektedir.

ATA kılavuzu T3 veya T4 tümörlere, klinik olarak tutulmuş lateral boyun lenf nodları olan cN0 papiller tiroid karsinomlu hastalara ve bazı yüksek riskli hastalarda ve/veya bilgilerin ek tedaviyi yönlendirmede yararlı olacağı durumlarda profilaktik santral boyun diseksiyonu yapılmasını önermektedir.

Çevre dokulara invazyonu olan lokal ileri tümörlerde morbiditeyi artırmayacak şekilde majör doku rezeksiyonları yapılması önerilmektedir. 

Tiroid Kanserinde Radyoaktif İyot Tedavisi

Radyoaktif İyot Ablasyon tedavisi cerrahi sonrasında geride kalan dokunun ablasyonu, var olan hastalığın tedavisi ve tekrarı önlemek amaçlı uygulanabilir. Radyoaktif İyot Tedavisi tedavisi, cerrahi sonrasında dört ile altıncı haftadan itibaren uygulanabilir. Papiller ve folliküler tiroid kanserleri radyoaktif iyotu tutarken bazı tiroid kanserleri tutmayabilir.

Tiroid Kanserinde Supresyon Tedavisi

Tiroid kanserinin cerrahi tedavisi ve alınmışsa radyoaktif iyot tedavisi sonrası hastalara tiroid hormonları vucüdun ihtiyacı olan miktardan daha fazla verilerek TSH düzeyi normalden daha düşük tutularak hastalığın nüks etmesi engellenir. Verilecek tiroid hormonun miktarı hastanın kilosu, tümörün evresi, hastanın sahip olduğu risklere göre ayarlanır.

Takipte hasta tiroid hormonları, tiroglobulin, antitiroglobulin düzeyleri ve boyun ultrasonografisi ile takip edilir.

Hashimato Tiroid

Hashimoto hastalığı, tiroid bezini etkileyen bir otoimmün hastalıktır. Tiroid, boynun tabanında, Adem elmasının hemen altında bulunan kelebek şeklinde bir bezdir. Tiroid, vücuttaki birçok işlevi düzenlemeye yardımcı olan hormonlar üretir.

Otoimmün bozukluk, bağışıklık sisteminin sağlıklı dokulara saldırmasıyla oluşan bir hastalıktır. Hashimoto hastalığında, bağışıklık sistemi hücreleri tiroidin hormon üreten hücrelerinin ölümüne yol açar. Hastalık genellikle hormon üretiminde düşüşe (hipotiroidizm) neden olur.

Herkes Hashimoto hastalığına yakalanabilse de orta yaşlı kadınlarda daha yaygındır. Birincil tedavi tiroid hormonu replasmanıdır.

Hashimoto hastalığı, Hashimoto tiroiditi, kronik lenfositik tiroidit ve kronik otoimmün tiroidit olarak da bilinir.

Hashimoto tiroiditi riski kimlerde vardır?

Hashimoto tiroiditi olma olasılığını artırabilecek şeyler şunlardır:

-Kadın olmak; Kadınların bu hastalığa yakalanma olasılığı daha yüksektir. Hashimoto tiroiditi bazen hamilelik sırasında başlar. Durum bazı kadınlarda hamilelik sırasında düzelebilir. Ancak doğumdan sonra geri dönebilir.

-Orta yaşlı olmak; Vakaların çoğu 30 ila 60 yaşları arasında görülür. Ancak daha genç insanlarda da görülmüştür.

-Hastalığa sahip bir aile üyesine sahip olmak (kalıtım). Hastalık ailelerde görülme eğilimindedir. Ancak hastalığı taşıyan bir gen bulunamamıştır.

-Diğer otoimmün hastalıklara sahip olmak; Bu sağlık sorunları bir kişinin riskini artırır. Bazı örnekler romatoid artrit, Addison hastalığı ve tip 1 diyabettir. Hashimoto tiroiditi olması diğer otoimmün hastalıklara yakalanma riskinizi de artırır.

Hashimoto Tiroiditinin Belirtileri Nelerdir?

Her kişinin belirtileri farklı olabilir. Belirtiler şunları içerebilir:

Tiroid bezinin az çalışması

Tiroid bezinin aşırı çalışması

Bu belirtiler diğer sağlık sorunlarına benzeyebilir. Tanı için her zaman doktorunuza başvurun.

Hashimoto Tiroiditi Nasıl Teşhis Edilir?

Hastanın şikayetleri belirlendikten ve muayenesi yapıldıktan sonra kan tahlilleri istenilir. Tiroid hormonları ve tiroiddeki proteinlere karşı oluşan belirli antikorları kontrol edilir. Ardında tiroid ultrasonografi ile tiroid dokusu incelenir.

Hashimoto Tiroiditi Nasıl Tedavi Edilir?

Tedavi semptomlarınıza, yaşınıza ve genel sağlık durumunuza bağlı olacaktır. Ayrıca durumun ne kadar şiddetli olduğuna da bağlı olacaktır.

Tiroid hormon seviyeleriniz normalse tedaviye ihtiyacınız olmayacaktır. Ancak Hashimoto tiroiditi az çalışan bir tiroid bezine neden olabilir. Eğer öyleyse, ilaçla tedavi edilebilir. İlaç, kaybolan tiroid hormonunu yerine koyar. Hashimoto'lu bazı kişilerde guatr adı verilen genişlemiş bir tiroid bezi gelişirken bazı hastalarda ise atrofik veya küçülmüş bir tiroid bezi gelişir. Guatr hızla büyürse veya büyükse, yutma, konuşma veya hatta nefes alma ile ilgili sorunları önlemek için guatrın cerrahi olarak çıkarılması önerilebilir.

 

Graves Hastalığı

Graves hastalığı, tiroid bezini etkileyen bir bağışıklık sistemi rahatsızlığıdır. Vücudun çok fazla tiroid hormonu üretmesine neden olur. Bu rahatsızlığa hipertiroidizm denir.

Tiroid hormonları vücuttaki birçok organı etkiler. Bu nedenle Graves hastalığının belirtileri de bu organları etkileyebilir. Her yaşta Graves hastalığına yakalanabilir. Ancak kadınlarda ve 30 yaş üstü kişilerde daha yaygındır.

Graves hastalığının yaygın belirtileri şunlardır;

Sinirli ve huzursuzluk, ellerde veya parmaklarda hafif titreme, yorgunluk, uykusuzluk, çarpıntı, aritmi, terlemede artış veya sıcak, nemli cilt ile sıcağa karşı hassasiyet, daha fazla yemek istemenize rağmen kilo vermek, tiroid bezin büyümesi, adet döngülerinde değişiklikler olması, cinsel fonksiyon bozukluğu, sık sık bağırsak hareketleri olması, çıkık gözlere sahip olmak  (Eksoftalmus), tiroid göz hastalığı veya Graves oftalmopatisiadı verilen bir durum, çoğunlukla kaval kemiğinde veya ayakların üst kısımlarında kalın, renksiz deriye sahip olmak- Graves dermopatisi adı verilir.

Graves Hastalığı İçin Risk Faktörleri

-Aile geçmişi; Graves hastalığına yakalanan kişilerde genellikle tiroid rahatsızlıkları veya otoimmün rahatsızlıklar aile geçmişi vardır.

-Cinsiyet; Kadınların Graves hastalığına yakalanma olasılığı erkeklerden çok daha yüksektir.

-Yaş; Graves hastalığı çoğunlukla 30 ila 60 yaşları arasında görülür.

-Başka bir otoimmün rahatsızlık; Tip 1 diyabet veya romatoid artrit gibi bağışıklık sisteminin diğer rahatsızlıklarına sahip kişilerde risk daha yüksektir.

-Sigara içmek; Bağışıklık sistemini etkileyebilen sigara içmek, Graves hastalığı riskini artırır. Sigara içen ve Graves hastalığı olan kişilerde tiroid göz hastalığı riski daha yüksektir. 

Komplikasyonlar Graves hastalığının komplikasyonları şunları içerebilir:

Gebelikte sağlık sorunları: Hamilelikte Graves hastalığı düşük, erken doğum, fetal tiroid sorunları ve zayıf fetal gelişime neden olabilir. Ayrıca hamile kişide kalp yetmezliği ve preeklampsiye neden olabilir. Preeklampsi yüksek tansiyona ve diğer ciddi semptomlara yol açar.

-Kalp rahatsızlıkları. Tedavi edilmeyen Graves hastalığı düzensiz kalp ritimlerine ve kalpte ve kalp çalışma biçiminde değişikliklere yol açabilir. Kalp vücuda yeterli kanı pompalayamayabilir. Bu duruma kalp yetmezliği denir.

-Tiroid fırtınası. Graves hastalığının bu nadir ancak ölümcül komplikasyonuna hızlandırılmış hipertiroidizm veya tirotoksik kriz de denir. Şiddetli hipertiroidizm tedavi edilmediğinde veya yeterince iyi tedavi edilmediğinde ortaya çıkma olasılığı daha yüksektir.Tiroid fırtınası, tiroid hormonlarında ani ve ani bir artışın vücutta bir dizi etkiye neden olmasıyla meydana gelir. Bunlara ateş, terleme, kafa karışıklığı, deliryum, şiddetli halsizlik, titreme, düzensiz kalp atışı, şiddetli düşük tansiyon ve koma dahildir. Tiroid fırtınası derhal tıbbi müdahale gerektirir.

-Kırılgan kemikler; Tedavi edilmeyen hipertiroidizm zayıf, kırılgan kemiklere yol açabilir - osteoporoz adı verilen bir durum. Kemiklerin gücü, kısmen, içerdikleri kalsiyum ve diğer minerallerin miktarına bağlıdır. Çok fazla tiroid hormonu, vücudun kalsiyumu kemiklere almasını zorlaştırır.

Graves Hastalığının Tedavisi

Öncelikle ilaç tedavisi ile başlanılır. Antitiroid ilaçlar tiroid hormonun üretimini engellerler. Genellikle 12-18 ay verilir. %30-50 hastada hasta remisyona girer, yani düzelir. İlaç kesilir. Bu ilaçlardan %50 si tekrarlayabilir. Tekrarladığı zaman ya ikinci seans ilaç tedavisi önerilebilir ya da hasta Radyoaktif İyot Ablasyon tedavisi ya da Cerrahi ile tedavi edilir. 

Graves hastalığında cerrahi tedavi; Genellikle büyük guatr veya bası semptomları varlığında, Kanser şüphesi olan nodül varlığında, Radyoaktif iyot tedavisi veya ilaç tedavisine yanıt alınamaması durumunda ya da yakın tarihli gebelik planlaması varlığında önerilir. Graves hastalığında yapılacak cerrahi yöntemi Bilateral Total Tiroidektomi yani tiroid bezinin hepsinin alınmasıdır.